Sokağa çıkma yasaklarının sürmesiyle beraber savunma ve güvenlik bütçesi 11 Milyar TL artarak 62 Milyar TL’ye yükseldi. İktisatçı yazar Mustafa Sönmez, rakamların daha da artmasının beklendiğini söyledi.
Maliye Bakanlığı Mart Ayı Genel Bütçe Giderleri’ni açıkladı. Ocak ayında, 25 milyon TL harcanan Güvenlik ve Savunmaya Yönelik Malzeme ve Hizmet Alımları, Mart ayında 7 kat artarak 168 milyon TL’ye ulaştı.
AKP hükümeti, Mart ayında silah, araç, gereç ve savaş teçhizat işlemeye 33 milyon 879 bin TL, mühimmat alımına 14 milyon 718 bin TL, güvenlik ve savunmaya yönelik hizmet alım giderlerine 41 milyon 778 bin TL, makine-teçhizat alımlarına 34 milyon 219 bin TL harcadı.
2016 yılının ilk üç ayında 297 milyon 746 TL harcayan hükümet, Şubat ayında 2 milyon 472 bin TL harcama yaptığı Barışı Destekleme ve Koruma Harekatı Giderleri kaleminde ise bu ay hiç harcama yapmadı.
Savunma ve güvenlik bütçesi de 11 milyar TL artarak 62 milyar TL’ye ulaşarak genel bütçenin yüzde 11’ini oluşturuyor. 2002’de bütçeden kamu hizmetlerine yüzde 42,3 pay ayrılırken AKP iktidarı sonrası bu oran 2016 bütçesinde yüzde 25’e kadar düşürüldü.
Konuya ilişkin ANF’ye konuşan iktisatçı Mustafa Sönmez, sokağa çıkma yasaklarının devamında güvenlik ve savunmaya ayrılan bütçenin katlanarak artacağına dikkat çekerek, rejimin, ekonomik olarak sıkışacağı esnada dünya krizinin istikrarsız halinin, bütçenin soluk borularını açarak ekonomiyi rahatlattığını belirtti.
Burada kilit aktörün, yabancı yatırımcılar olduğuna vurgu yapan Sönmez, şunları aktardı:
“Şubat, Mart boyunca yabancı kaynak girişi yeniden artınca, dolar ucuzladı ve kısmi rahatlamalar yaşandı ama Nisan'da yeniden yabancı yatırımcı uzaklaşmaya başladı. Bu devam ederse, doların fiyatı yeniden 3 TL’ ye yönelebilir. Bu da ekonomide yeni rahatsızlıklara yol açabilir. Ancak, yine de ‘Ak faşizm’i sıkıştıracak ana unsur ekonomiden ziyade siyaset ve dış basınçlar olacaktır.
Kaçak saray, ters yönde ilerlemek zorunda olan bir otomobile benziyor. Sırtında önemli suç iddiaları var. Dolayısıyla duramaz, kural ihlaline, hukuksuzluklara devam etmek zorunda. Durursa, düşer. Bunun için başkanlık sisteminde umutsuzca da olsa ısrarlı.”