10 gündür şiddetli saldırılar karşısında direnen Silvan’a doğru yola çıkan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, “Silvan’daki direnişin özü görülmedikçe asla ve asla Türkiye halklarının demokratik kurtuluşu mümkün olmayacaktır.”dedi.
10 gündür şiddetli saldırılar karşısında direnen Silvan'a doğru yola çıkan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, "Silvan'daki direnişin özü görülmedikçe asla ve asla Türkiye halklarının demokratik kurtuluşu mümkün olmayacaktır. Darbe ve diktatörlüğe karşı çıkan her kesim Silvan'daki direnişe ve özyönetim iradesine sahip çıkmak durumundadır. Özyönetim, Türkiye'nin geleceğidir. Bu direniş karşısında siyasi iktidarın kazanma şansı yoktur. Artık ok yaydan çıkmıştır" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, sıkıyönetim uygulamalarıyla havadan ve karadan yoğun saldırıların yaşandığı ve direnişin 10. gününü geride bıraktığı Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde, HDK Eş Sözcüsü Ertuğrul Kürkçü ve HDP milletvekilleriyle birlikte incelemelerde bulunacak. Silvan'da özel harekat timlerinin saldırıları sonucu katledilen ve Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi'nde otopsi işlemleri yapılan Süleyman Güleç'in cenazesine katılacak olan Yüksekdağ, Silvan'da devam eden sıkıyönetim uygulamalarını değerlendirdi.
'AKP Saray iktidarı demek, vahşet makinası demektir'
Silopi'de özel harekat güçleri tarafından katledilen Kadri Sencer'in cenazesinin yerde sürüklenmesinin, Şırnak'ta polisler tarafından katledilen ve cenazesi yerlerde sürüklenen Hacı Lokman Birlik'e yapılanları hatırlattığını belirten Yüksekdağ, "Yaşananlar aslında bir operasyon olarak nitelemek ve siyasi bir operasyon olarak değerlendirmek mümkün değil. Tam bir vahşet uygulaması olarak değerlendirmek gerekiyor. AKP ve Saray iktidarı bütün siyasi özelliklerini ve fonksiyonlarını geri plana iterek tam anlamıyla vahşet makinesi gibi çalışıyor. Özellikle Kürdistan'da AKP Saray iktidarı demek vahşet makinesi demektir. Kürdistan ve Türkiye halklarını zor politikaları dışında yönetebilen bir iktidar yok. AKP-Saray iktidarının elde ettiği gayri meşru yüzde 49'luk seçim sonucundan sonra vahşet siyasetine geri dönen bir iktidar ile karşı karşıyayız" diye konuştu.
'Özyönetim iradesinin yanında olacağız'
Kürt halkının özyönetim taleplerine karşı yürütülen saldırılara değine Yüksekdağ, "Karşınızdaki iktidar, vahşetten, baskıdan ve siyasi soykırım operasyonları dışında bir dil ve yöntem kullanmıyorsa, Silvan'da da New York'ta da olsa halkların bu sisteme itiraz etme hakkı var. Kürt halkı da bu yönetim biçimine itiraz ediyor" dedi.
Türkiye'de insani temellere dayanan bir yönetimin ve halkın taleplerine dayanan bir sistemin olmadığını dile getiren Yüksekdağ, şöyle devam etti: "Kürt halkı da kendi demokratik talepleri olan özyönetim iradesini ortaya koymuştur. Kürt halkı çürüyen ve vahşete dönüşen yönetime karşı kendi demokratik hakkı olan özyönetim hakkını kullanıyor. Aylardan bu yana yaşanan gerçeklik budur. İktidarın görmediği ve bastırmak için savaş ilan ettiği gerçek budur. Özyönetim iradesinin meşru ve demokratik bir hak olduğunu görüyoruz. Bu temelde halkımızın özyönetim iradesinin yanında olmaya devam edeceğiz ve bu bizim tarihsel görevimizdir."
'Darbe koşullarında diktatörlük dayatılıyor'
Silvan'da devam eden sıkıyönetim uygulamaları ile halka yönelik saldırılar ve katliam girişimlerine tüm dünya kamuoyunun "dur" demesinin tarihsel görev ve sorumluluk olduğunu ifade eden Yüksekdağ, "Özyönetim iradesini ortaya koyan halklarımız demokrasi için direniyor. Dünyanın en temel ihtiyacı olan demokratik temeller için direniyor. Özyönetim iradesi, vahşete ve gırtlağa kadar kana batmış iktidara karşı insanlık değerlerinin savunulmasıdır. Türkiye'deki egemen kamuoyu ve yalanlarla zehirlenmiş kesim, Silvan'daki direnişi görmüyor, görmesi engelleniyor. Silvan'daki direniş ve bu direnişin özü görülmedikçe, asla ve asla Türkiye halkları bakımından gerçek bir demokratik kurtuluş ve gelecekten söz etmek mümkün olmayacaktır. Türkiye halklarının bir geleceği olmayacaktır. Darbe koşullarında diktatörlük dayatılıyor. Bununla birlikte darbe ve diktatörlüğe karşı çıkan her kesim Silvan'da ki direnişe sahip çıkmak durumundadır. Özyönetim iradesine sahip çıkmak durumundadır. Özyönetim, Türkiye'nin geleceğidir" şeklinde konuştu.
Yüksekdağ yaptığı açıklamanın ardından HDK Eş Sözcüsü Ertuğrul Kürkçü'nün de aralarında bulunduğu HDP milletvekilleri ile birlikte Silvan'da özel harekat timlerinin saldırıları sırasında hedef gözetilerek katledilen Süleyman Güleç'in cenazesi ile birlikte Silvan'a doğru yola çıktı.