Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin (SBÜ) 407 akademik kadro ilanına, bilimsel gelişmeyi amaçlamadığı, denetlenebilir ve objektif ölçütlere dayanmadığı gerekçesi ile itiraz ettiklerini duyurdu.
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin (SBÜ)14 Aralık’ta Resmi Gazete’de yayımlanan akademik kadro ilanına ilişkin online basın toplantısı düzenlendi. TTB Merkez Konseyi Üyesi Doç. Dr. Deniz Erdoğdu yaptığı açıklamada SBÜ’ tarafından ilan edilen akademik kodro kriterlerini ‘kişiye özel kriter olarak’ tanımlayarak “SBÜ tarafından 14 Aralık tarihinde Resmi Gazete’de 407 akademik kadronun ilan edildi. Bu kadroların 395’i Sağlık Uygulama Araştırma Merkezleri (SUAM), 7’i Gülhane Tıp Fakültesi, 5’i Rektörlük adına açılmıştır. SUAM adına açılan 395 kadronun 380’i profesör, 15’i doktor öğretim görevlisi kadrosudur. Oysaki SBÜ Rektörlüğü, 17 Kasım tarihinde ‘Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönergesi’ni hazırlamış, 01 Ocak 2021 tarihinden itibaren uygulanacağını ilan etmiştir. Açıklanan kadrolara atama için belirlenen ayırt edici kriter; SBÜ’nün kurulduğu 5 yıldan beri olduğu gibi yine belirli bir kişiyi tarif eden ‘Başlıca araştırma eseri’dir” dedi.
“Kişiye özel kriter ilanı yapılmış”
SBÜ’nün çıkardığı yönergedeki atanma kriterlerini yok saydığını belirten Erdoğdu, “Belirli kişilerin engele takılmaması, yönergeden muaf olması için, 380 profesör kadrosunu doldurmaya çalışmaktadır. Yüzlerce kadroya ilişkin ilandaki ‘aranan şartlar’ kısmında bir kişi için bir konuya yer verilmiştir ve kişilere önceden sorularak işaret eder tarzda belirlendiği görülmektedir. Eğitim kliniği özelliği devam eden yıllardır asistan eğitimi veren ve uzman yetiştiren kliniklerde atama bekleyen birçok öğretim görevlisi vardır. Ancak kişiye özel kriter ilanı yapıldığı için bu kişiler, objektif ölçütler üzerinden bilimsel nitelikleri dikkate alınarak akademik kadrolara atanma hakkından yoksun bırakılmaktadır. Aynı işi yaptığı halde kadro verilenler ile verilmeyenler arasındaki ekonomik ve özlük haklar bakımından dengesizlik ciddi bir adaletsizliktir. Bu durum çalışma barışını bozan eşitsizliğe yol açan bir uygulamadır” ifadelerini kullandı.
“Böyle bir karar akademi ve üniversite yapısına taban tabana zıt”
SBÜ tarafından yapılana benzer bir uygulamanın dünyanın hiçbir yerinde bulunmadığına dikkat çeken Erdoğdu, şöyle devam etti: “Böyle bir karar bilim ve etik anlayışın hâkim olması zorunlu, akademi ve üniversite yapısına taban tabana zıttır. TTB’nin başından itibaren talep ettiği üzere SBÜ kadrolarına atama yapılırken bilimsellik, liyakat ve hakkaniyeti içeren ölçütlerin uygulanması gerekir. TTB olarak itirazımız meslektaşlarımızın akademik kadrolara atanmasına değil; sübjektif kriterler üzerinden yıllardır adaletsiz ve haksız bir biçimde sürdürülen kadrolaşma uygulamasınadır. Aksi yöndeki bu uygulamaya karşı SBÜ, YÖK nezdinde girişimde bulunacak, sonuç alıncaya kadar hukuki mücadele dahil çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”