Siyasi HaberSiyasi Haber

    Güncel Kalın

    Türkiye ve dünyada neler olup bitiyor ilk siz bilgi sahibi olun

    Göz attınız mı?

    Sınıfın değişen kompozisyonu ve ‘kendi için’ sınıf olmak

    13 Kasım 2018

    Bağımlı ya da bağımsız Kürdistan Kürt halkının hakkıdır!

    22 Eylül 2017

    Kürkçü’nün kafasına vurulan çekiç

    15 Eylül 2015

    92. Gün -İnsanlık onuru işkenceyi yenecek-

    12 Haziran 2017
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Haberler
      • Gündem
        • Ekonomi
        • Politika
        • Ortadoğu
        • Spor
        • Sağlık
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Haklar ve Özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen Hakları
        • Çocuk Hakları
      • Bilim Teknoloji
      • Kültür Sanat
    • Yazılar

      Ağ toplumu ve siyasal faaliyet III

      28 Ocak 2023

      Ağ toplumu ve siyasal faaliyet II

      27 Ocak 2023

      Ağ toplumu ve siyasal faaliyet I

      25 Ocak 2023

      Kapitalizmin kendi için savaşı: Ukrayna-Rusya savaşı!

      25 Ocak 2023

      Seçim döneminde internet sansürlerinden nasıl korunacağız?

      24 Ocak 2023
    • Yazarlar
    • Seçtiklerimiz
    • Söyleşiler
    • Dosyalar
    • Çeviriler
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Polis ayağını kırdı, doktor örtbas etmeye çalıştı

    Polis ayağını kırdı, doktor örtbas etmeye çalıştı

    Taksim’de 25 Kasım Yürüyüşü’nde gözaltına alındığı esnada ayağı kırılan TOMİS üyesi Dilbent Türker, polis şiddetinin kendisini muayene eden doktor tarafından örtbas edilmeye çalışıldığını belirterek, hem doktor hem de polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.
    Siyasi HaberBy Siyasi Haber28 Kasım 20224 Mins Read
    Share
    Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email

    İstanbul’da, 25 Kasım Kadın Platformu öncülüğünde bir araya gelen kadınların “25 Kasım Yürüyüşü” polisin saldırı ve ablukasına rağmen “Özgürlüğümüz için susmuyoruz. Hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz” ve “Erkek-devlet şiddetine itaat etmiyoruz” denilerek gerçekleştirildi. Taksim Tünel Meydanı’na çıkan sokaklarda ve Karaköy’de birçok noktada gerçekleşen yürüyüşe saldıran polis, 200’e yakın kadını darp ederek, gözaltına aldı. Şiddeti protesto ederken polis şiddetine maruz kalan kadınlardan biri de gözaltına alındığı esnada ayağı kırılan Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS) üyesi Dilbent Türker idi. Türker yaşananları Mezopotamya Ajansı’ndan Esra Solin Dal’a anlattı.

    Kadınlara yönelik şiddeti protesto etmek için alanlara çıktıkları bir günde devlet şiddetine maruz kaldıklarını belirten Türker, polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

    ‘İtirazın büyütüldüğü gün’

    Dünyadaki bütün kadınların 25 Kasım’da erkek şiddeti ve sömürüsüne karşı alanlara çıkıp itirazlarını büyüttüğünü belirten Türker, alanların iktidar tarafından yasaklanmasını eleştirdi. Taksim Tünel’deki eyleme Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından getirilen yasak kararını hatırlatan Türker, bu kararın başından itibaren kendileri için bir karşılığının olmadığını dile getirerek, “Ne olursa olsun itirazlarımızı yükseltmek için o akşam o alanda olacaktık” dedi.

    ‘Polis tekme attı’

    Tünel’e doğru yürüyüş gerçekleştirdikleri sırada bir anda polisler tarafından ablukaya alındıklarını anımsatan Türker, burada gözaltına alınmamak için hep beraber direndiklerini söyledi. Türker, “Buna itiraz ettik. Polisler önce yerlerde sürüklemeye ve darp etmeye başladı. Daha sonra direncimi kırmak için ayağıma tekme vurarak bacağımı kırdı” diye belirtti.

    Ambulans verilmedi

    Bu insanlık dışı bu muameleyi hak etmediğini vurgulayan Türker, ayağının kırılması sonrası yaşananları ise şöyle anlattı: “Polis ayağımı kırdıktan sonra ayağım ters döndü. Buna rağmen özellikle kırılan bacağımı tekmelemeye devam ettiler. Çok acı çekmeme rağmen bu insanlık dışı muamele karşısında boyun eğmek istemiyordum. Daha sonra Bayrampaşa Devlet Hastanesi’ne götürüldüm. Orada da doktor muayenesine kadar ters kelepçeyle bekletildim. Doktor kırılan bacağıma acilen müdahale edilmesi gerektiğini söyledi ve Bayrampaşa’da ortopedi bölümü olmadığı için Sarıyer’de bulunan Metin Sabancı Baltalimanı Kemik Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildim. Yine ambulans verilmediği için polis aracıyla ve sağlıksız koşullarda götürüldüm. Hastanede doktor muayenesi sonrası röntgen çekildi. Bana “ameliyat gerekiyor’ dediler. Bu esnada yakınlarıma da avukatlarıma ulaşamadığım için sağlık hakkım da engellendi.”

    ‘Doktor örtbas etmeye çalıştı’

    Yaşanan hukuksuzluğun hastanede doktor tarafından da devam ettirildiğini belirten Türker, “Doktor beni muayene ederken ‘sen düşmüşsün’ dedi. Düşmediğimi polisin ayağıma tekme atarak kırdığını söylememe rağmen doktor, ‘bu kırık böyle bir kırık olamaz’ diyerek, resmen polis şiddetini örtbas etmeye çalıştı. Yaşadığım işkence ve olay anı polisin kendi kamera kayıtlarında da var. Daha sonra İstanbul Tabip Odası ve kadın örgütlerinin hastaneyi araması üzerine polislerin ve doktorların tutumu olumlu anlamda biraz değişti. Onun öncesinde bütün haklarım engelleniyordu. Doktorun ilk başta söylediğim polis şiddetini inandırıcı bulmaması ve düştüğümü ima etmesi susup geçiştireceğimiz bir şey değil” ifadelerini kullandı.

    Suç duyurusunda bulunacak

    Şiddetin bir devlet politikası olduğunu vurgulayan Türker, kadınlar olarak bu şiddetin karşısında durmaya devam edeceklerinin altını çizdi. Türker, “Devlet, işçilere, emekçilere, devrimcilere, kadınlara yönelik sistematik bir şekilde ve faşizan yöntemler kullanarak saldırıyor. Hem polis şiddetini örtbas etmeye çalışan doktor hem de darp eden polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Tabii ki bu baskılar bizi yıldırmayacak, mücadelemize devam edeceğiz. Bu faşizm yöntemler karşısında dik durarak, sokaklarda meydanlarda fabrikalarda, sessimizi, mücadelemizi yükseltmeye devam edeceğiz” dedi.

    ‘Jın jıyan azadî’yi yükseltmeliyiz’

     Mirabal Kardeşlerin direnişinden miras aldıkları 25 Kasım’ı bilinçle, inatla, örgütü bir anlayışla geleceğe taşıyacaklarını dile getiren Türker, diktatörleri ve faşizmi kadın mücadelesinin yeneceğini söyledi. İran’da Jîna Eminî’nin “ahlak polisi” tarafından katledilmesinin ardından başlayan ve 2 ayı aşkın süredir devam eden eylemleri hatırlatan Türker, şöyle devam etti: “Jîna Eminî’nin katledilmesi ve ardından başlayan grev ve direnişler tüm halkları etkiliyor. Bizde dünyadaki bu mücadele dinamiklerinden etkileniyoruz. Nasıl dün Mirabal Kardeşlerin gösterdiği yolu rehber ediyorsak, bugün de İran’da, Afganistan’da, Türkiye ve Kürdistan’ın birçok bölgesinde gerici devlet ideolojisine bürünmüş faşist zihniyetin karşısında mücadeleye öncülük ediyoruz. Devrimin zafere ulaşması için kadın mücadelesini daha fazla büyütmemiz gerekiyor. Türkiye’de ve farklı ülkelerde birçok kitlesel eylemlere kadınlar öncülük ediyor. ‘Kadın, yaşam, özgürlük’ sloganı birçok şeye karşı söylenebilir. Çünkü bu düzen içerisinde kadınlar, sömürüldü, ucuza çalıştırıldı, katledildi ve birçok sorunla karşı karşıya bırakıldı. Bundan kaynaklı kadına yönelik şiddete, emek sömürüsüne, kadın katliamlarına karşı bütün halkların ortak bir dille söylediği, anlam bulduğu ‘Jin, jiyan, azadi’ sloganıyla sokaklarda, meydanlarda mücadeleyi yükseltmemiz gerektiğini İran haklarının direnişiyle çok net görmüş olduk.”

    25 kasım gözaltı 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü Dilbent Türker Manşet
    Share. Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email
    Previous ArticleBozdağ: TTB ve TMMOB için ‘çalışmalarımızın sonuna geldik’
    Next Article Demirtaş’tan Bozkurt’un yazısına düzeltme: O cümle bana ait değil

    İlgili Yazılar

    Almanya: Ukrayna’yı destekliyoruz ama savaşın tarafı değiliz

    Dünya 28 Ocak 2023

    İYİ Partili Fakıbaba: HDP’nin kapatılmasını doğru bulmuyorum

    Politika 28 Ocak 2023

    ‘Roboskî’nin sorumluları hesap vermeden helalleşme ve adaletten söz edilemez’

    Haklar ve Özgürlükler 28 Ocak 2023
    Destek Ol
    Yazılar

    Ağ toplumu ve siyasal faaliyet III

    Mahir Sayın

    Ağ toplumu ve siyasal faaliyet II

    Mahir Sayın

    Ağ toplumu ve siyasal faaliyet I

    Mahir Sayın

    Kapitalizmin kendi için savaşı: Ukrayna-Rusya savaşı!

    Hasan Kılıç

    Seçim döneminde internet sansürlerinden nasıl korunacağız?

    Onur Zeybek

    Yeniden kuruluş ve sosyalist hareket

    Kadir Akın
    Tarihten

    Gazeteci Abdi İpekçi’nin katledilişinin 43. yılı

    Gazeteci, yazar Abdi İpekçi 1 Şubat 1979 yılında eli kanlı tetikçiler tarafından evinin yakınlarında aracında kurşunlanarak öldürüldü. Abdi İpekçi’nin katledilişinin…

    Seçtiklerimiz

    İttifakı ‘ortak duyu’yla kuşatmak

    Ertuğrul Kürkçü

    Siyasi kadın mahpus olmak

    Siyasi Haber

    Pervin Buldan: 6’lı Masa adayını çeksin, bizim adayımıza oy versin

    Siyasi Haber

    Mülteci meselesi ve ‘Kürt sorunu’

    Ertuğrul Kürkçü

    Aşkına sponsor aramak: Kısmetse Olur

    Ece Balekoğlu

    Hapishane günlüklerini bitirmeden…

    Şebnem Korur Fincancı

    Güncel Kalın

    Son felişmelerden haberdar olmak için E-Bültenimize üye olun

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook Twitter YouTube
    Emek

    İşçiler dört bir yanda eylemde

    28 Ocak 2023

    Sinema televizyon emekçileri: Yüzde 35’le gittik ama bir sonuç çıkmadı

    27 Ocak 2023

    İşçiler, patron ve sendika arasında yapılan ek zamma karşı tepkili

    27 Ocak 2023
    Kadın

    EŞİK: Anayasa oylamasına katılmayın!

    25 Ocak 2023

    ‘Feminist Biyografi Atölyesi’ başladı

    23 Ocak 2023

    Mersin Kadın Platformu: Anayasa değişikliği teklifine hayır!

    23 Ocak 2023
    © 2023 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Siyasi Haber / Künye
    • İletişim
    • Gizlilik Politikamız

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.