Siyasi HaberSiyasi Haber

    Güncel Kalın

    Türkiye ve dünyada neler olup bitiyor ilk siz bilgi sahibi olun

    Göz attınız mı?

    Türkiye 2003-2016: ‘Muhafazakâr Liberalizm’den ‘Selefi-Cihatçı Faşist Diktatörlüğe’

    10 Haziran 2016

    Biz de Cengiz’le kurduğunuz yağma/talan düzeninin son hamlesini “not ettik”

    18 Şubat 2023

    Faşist kurumsallaşmanın kaldıracı olarak göçmen düşmanlığı

    13 Ağustos 2021

    Nerden çıktı bu PKK şimdi?

    15 Eylül 2015
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Haberler
      • Gündem
        • Ekonomi
        • Politika
        • Ortadoğu
        • Spor
        • Sağlık
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Haklar ve Özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen Hakları
        • Çocuk Hakları
      • Bilim Teknoloji
      • Kültür Sanat
    • Yazılar

      Gayrimeşru Cumhurbaşkanı – I

      31 Mayıs 2023

      Erdoğan Yurt dışında geriledi, ülkede yıkılacak

      26 Mayıs 2023

      İnsanlar, kentler ve çeşitli görüşmelerden Çin izlenimleri

      17 Mayıs 2023

      İkinci Tur’da nasıl kazanırız?

      17 Mayıs 2023

      100. Yılda Red ve İnkar Devam Ediyor!

      13 Mayıs 2023
    • Yazarlar
    • Seçtiklerimiz
    • Söyleşiler
    • Dosyalar
    • Çeviriler
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Partiden sosyalist koordinasyona, koordinasyondan demokrasi cephesine!

    Partiden sosyalist koordinasyona, koordinasyondan demokrasi cephesine!

    Ahmet Saymadi- Ahmet Saymadi25 Haziran 20163 dk. okuma süresi
    Paylaş
    Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email
    AHMET SAYMADİ yazdı – Herhangi bir sosyalist örgüte üye olmayan insanların çoğundan, ‘‘AKP’nin iktidardan düşmesi için solun birleşmesi gerekiyor’’ cümlesi duyuluyor. Bu dağınıklık ve örgütsüzlük, öncelikle örgütler arasında kurulacak bir Sosyalist Koordinasyon ile aşılabilir. Bu koordinasyon, Demokrasi Cephesi’nin de omurgası olabilir.

    Türkiye hiçbirimizin tanık olmadığı kadar kötü günlerden geçiyor. 12 Eylül diktasını yaşayanlar açısından tanıdık olan bu tablo, 45 yaşının altında olan ve  12 Eylül’ü görmeyenler için oldukça anlaşılmaz bir durum.

    Kürt illerinde, Kürt gençlerin direndiği iller, top ateşiyle yıkılıyor. Bodrumlarda insanlar yakılıyor. İsimsiz ölüler, numaralandırılmış mezarlara gömülüyor. Kürt illerinden insanlar zorla göç ettiriliyor. Şehirlerin merkezleri değiştiriliyor. Yeni nüfus ve asimilasyon planları yapılıyor.

    Din hayatın her alanına daha yoğun bir şekilde müdahale ediyor. Okullarda karma eğitimden her geçen gün daha da uzaklaşılıyor. Televizyonlardan, ‘Namaz kılmayan hayvandır’ diye açıklamalar yapılıyor. Oruç tutmayanlara saldırılar artıyor. Kadınlara her gün hakaret ediliyor, televizyonlarda erkekler için ‘Çok eşlilik’ alenen savunuluyor. Anne olmayan kadına Cumhurbaşkanı tarafından ‘Yarım’ deniliyor.

    İş cinayetleri durmak bilmiyor. İşçilerin sosyal hakları her geçen gün tırpanlanıyor. Asgari ücrete yapılan zam bile vergi dilimi ve zorunlu emeklilik sigortası altında geri alınıyor.

    Akademisyenler, yazarlar, gazeteciler, muhalif siyasetçiler yandaş basın tarafından hedef gösteriliyor; işten atılıyor; tutuklanıyor. Demokratik her eylem yasaklanıyor ve polis zorbalığıyla bastırılıyor. Toplumsal muhalefet canlı bomba eylemleriyle pasifize edilmeye çalışılıyor.

    Bunlar her gün hepimizin tanık olduğu olaylar. Hatta bu örnekler epeyce çoğaltılabilir. Peki bütün bunlar olurken biz ne yapıyoruz? Ne yapmalı? Bu buhrandan nasıl çıkılır?  Hepimiz, birbirinden farklı mecralarda bu soruların cevabını arıyoruz.

    Herhangi bir sosyalist örgüte üye olmayan insanların çoğundan, ‘‘Neden bu kadar çok sol parti var?’’ , ‘‘AKP’nin iktidardan düşmesi için solun birleşmesi gerekiyor’’, ‘‘Solda birlik olmadan, bu dönemi atlatmak mümkün değil’’, ”Bölüne bölüne mi çoğalacaksınız, böyle mi AKP’yi devireceksiniz?” gibi cümleler duyuluyor. Bu cümleler solun dağınıklığına ve parçalılığına isyan anlamına geliyor. İnsanlar bir arayış içerisinde ve politika yapmak için zemin arıyorlar. Ancak mevcut tüm örgütler çeşitli sebepler yetersiz kalıyor ya da soldaki parçalılık insanları örgütlerden uzak tutuyor. Sosyalistler; politikleşmiş, AKP politikalarından rahatsız olan, memleket için emek vermek isteyen, bir şeyler yapmak isteyen bu insanları içermenin, siyasete katmanın kanalını mutlaka açmalıdır. 

    Soldaki bağzı ayrışmaların önemli gerekçeleri var: Kürt hareketine yaklaşım, mücadele tarzı, örgütlenme modeli gibi ayrımlar üzerinden atlanabilir meseleler değil. Ancak içinden geçtiğimiz süreç, toplum açısından bu önemli ayrımları birer teferruata dönüştürüyor. Ya da toplum tarafından anlaşılamaz bir hale büründürüyor.

    Diğer taraftan solun parçalılığı, sokakta da bir dağınıklığa sebep oluyor. Eylemler başı sonu belli, hatta polis tarafından çizilen bir çerçevede gerçekleşiyor. Oysaki, sol içi iletişim ve dayanışma ilişkileri daha gelişmiş olsa sokağın da rengi değişebilir.

    Bugün, üyesi olduğum sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’nin (SYKP) Ankara’da 2. Olağan kongresi var. Birleşik Haziran Hareketi’nin de konferansı var. Halkevleri ve başka sol hareketler de geçtiğimiz günlerde kongresini gerçekleştirdi. Solun kongre ve konferans süreçlerinden geçtiği bu dönemde önümüzdeki döneme dair politikalarını güncellemesi kadar, solda birlik ya da sol içi dayanışmayı arttırmak için çaba sarf etmesi birincil görev olarak ortada duruyor.

    Sol partiler ve hareketler arasındaki ayrımları ‘şimdilik’ ortadan kaldırmaya dönük olmayan, partileri birleştirmeye çalışmayan; sol içi iletişimi ve dayanışmayı arttıracak, kopukluğu ve rekabeti azaltacak bir ‘Sosyalist Koordinasyon’ oluşturulabilir.

    Bu Sosyalist Koordinasyon; illerde demokratik kitle örgütleri tarafından çağrısı yapılan bütün eylemleri örgütleme, AKP politikalarını teşhir etme, sokağı daha da hareketlendirme işlevi görebilir. Bu sokaktaki dağınıklığı aşacak, direniş kanallarını açacak önemli bir araç olacaktır.

    Bu Sosyalist Koordinasyon,  uzun süredir solda kimi çevreler tarafından sıklıkla dillendirilen ‘Demokrasi Cephesi’nin kurulması için de işlevli bir araç olacaktır.  Hatta Demokrasi Cephesi’nin omurgası olmaya adaydır. Sosyalist Koordinasyon, Gezi Direnişi’ndeki gibi, isyanın taşıyıcısı, iradesi olabilir.  Sosyalistler bu birikime de deneyime de örgütlülüğe de sahip.

    Paylaş. Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email
    Önceki Yazı‘Utanmasalar deprem kendiliğinde oldu diyecekler, oruç tutmayanlar yüzünden oldu’
    Sonraki Yazı Hopalı devrimciler Kazım Koyuncu’yu mezarı başında andı

    İlgili Yazılar

    Şenyaşar’dan Meclis’te ilk açıklama: Adalet Bakanı yeminine sadık kalsın

    Güncel 9 Haziran 2023

    11. ODTÜ Onur Yürüyüşü müdahale: Polis öğrencileri işkenceyle gözaltına aldı

    LGBTİ+ 9 Haziran 2023

    Türkiye’de yaşayan herkesin verileri bir internet sitesinde yayımlanıyor

    Güncel 9 Haziran 2023
    Destek Ol
    Yazılar

    Gayrimeşru Cumhurbaşkanı – I

    - Tuncay Yılmaz

    Erdoğan Yurt dışında geriledi, ülkede yıkılacak

    - Tuncay Yılmaz

    İnsanlar, kentler ve çeşitli görüşmelerden Çin izlenimleri

    - Mehmet Yücel

    İkinci Tur’da nasıl kazanırız?

    - Tuncay Yılmaz

    100. Yılda Red ve İnkar Devam Ediyor!

    - Kadir Akın

    Fareler, muktedirler ve seçim

    - Mehmet Özgen
    Tarihten

    14 Kasım 1983: Darbeciler, ‘Barış’ı savunanları yargıladı

    Tarihe “Türkiye Barış Derneği Davası” adıyla geçen dava, darbecilerin sicillerindeki suçlara bir yenisini ekledi. 20. yüzyılın sonlarında, Türkiye ve dünya…

    Seçtiklerimiz

    Bir komün deneyimi: Longo Maï

    - Siyasi Haber

    29 Mayıs: ‘Vaziyet ve manzara-i umumiye’

    - Ertuğrul Kürkçü

    “Arsızlık” mı dediniz?

    - Ertuğrul Kürkçü

    Irmakların yönünü çevirme zamanı

    - Ertuğrul Kürkçü

    İnternet kısıtlamaları olursa nasıl aşarız?

    - Füsun Nebil

    Seçim gecesi

    - Ertuğrul Kürkçü

    Güncel Kalın

    Son felişmelerden haberdar olmak için E-Bültenimize üye olun

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook Twitter YouTube
    Emek

    İSİG: 2023 yılının ilk 5 ayında en az 730 işçi öldü

    8 Haziran 2023

    İşçilerden belediyede yaşanan usulsüzlüklere ve sendika yönetimine tepki

    8 Haziran 2023

    Eğitim Sendikaları: “Manevi danışman” projesi eğitimin dinselleştirme sürecini hızlandıracak

    6 Haziran 2023
    Kadın

    Ormana kaçırıp darp etti, mahkeme Vali Orhan Çifçi’ye ‘haksız tahrik’ uyguladı

    9 Haziran 2023

    Hakkında 52 taciz şikayeti olan doktor görevinin başında

    7 Haziran 2023

    18 yaşındaki Zuhal Ebrar Yıldız’ı öldüren polis tahliye edildi

    7 Haziran 2023
    © 2023 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Siyasi Haber / Künye
    • İletişim
    • Gizlilik Politikamız

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.