2035’e kadar Mars’a astronot göndermeyi hedefleyen Amerikan Havacılık ve Uzay Kurumu (NASA), bu yolculukta nükleer roket kullanma seçeneğini değerlendiriyor.
CNN'in haberine göre, böylece 225 milyon kilometre uzaklıktaki Kızıl Gezegen'e yapılacak yolculuğun süresi en az yarı yarıya azaltabilecek.
Mevcut teknolojiyle Mars'a insansız uzay yolculuğu en az 7 ay sürüyor. İnsanlı yolculukta bu süre en az 9 aya çıkıyor.
Seattle merkezli Ultra Safe Nuclear Technologies (USNC-Tech) şirketi ise üzerinde çalıştığı, Nükleer Termal Tahrik (NTP) sistemli bir motorla bu sürenin üç aya düşebileceğini savunuyor.
'Kimyasal motorlardan iki kat daha güçlü'
Şirketin mühendislik biriminin sorumlusu Michael Eades, nükleer yakıtla çalışan roketlerin günümüzde kullanılan kimyasal motorlara kıyasla iki kat daha güçlü ve etkin olduğunu, roketlerin daha hızlı gitmesini ve daha uzun mesafe kat etmesini sağladığını söylüyor.
Eades, bu teknolojinin uzay seyahatlerini mümkün kılarken galaktik iş fırsatları yaratacağını da belirtiyor.
NASA Uzay Teknolojisi Misyon Birimi Baş Mühendisi Jeff Sheehy de, "Bugün roketlerin çoğu kimyasal motorlarla çalışıyor. Bu motorlarla da Mars'a gidebilirsiniz. Ama uzun zaman alır. Gidiş-geliş en az üç yıl sürer. NASA, Mars'a daha hızlı gitmek, ekibin dış uzayda geçirdiği süreyi asgariye indirmek istiyor" diyor.
Yolculuk süresinin kısalmasıyla astronotların uzay radyasyonuna daha az maruz kalacakları belirtiliyor.
Uzay radyasyonunun "radyasyon hastalığı", merkezi sinir sistemi sorunları ve dejeneratif hastalıklarla kanser riskini artırabileceği söyleniyor.
Sheehy ayrıca, yolculuğun süresinin kısalmasının genel anlamda misyonu daha az riskli hale getireceğine dikkat çekerek "Dışarıda ne kadar çok kalırsanız işlerin yanlış gitme riski de o kadar artar" diye konuşuyor.
NASA'nın bu nedenle nükleer yakıtla çalışan bir roket geliştirmek istediği belirtiliyor.
NTP sisteminde ısının uranyum yakıtından elde edildiği bir nükleer reaktör kullanıyor. Bu termal enerji, likit iticiyi (genellikle likit hidrojen) ısıtıyor. Isınma sonucu sıvı, gaza dönüşerek itme kuvveti yaratıyor.
NTP roketlerinin birim başına itme kuvvetinin kimyasal roketlerininkinin iki katı olduğunu söyleyen Sheehy, "Bu teknolojiyle astronotların iki yıldan az bir sürede Mars'a gidip gelmeleri mümkün olabilir" diyor.
'2 bin 426 derecede çalışabilen yakıt'
Ancak NTP motoru için nükleer termal motordaki çok yüksek sıcaklıklara dayanabilecek uranyum yakıtı bulmak en büyük zorluklardan biri olarak kabul ediliyor.
USNC-Tech ise 2700 Kelvin'e (2426 santigrat derece) kadar sıcaklıkta çalışabilecek bir yakıt geliştirdiğini iddia ediyor.
Yakıt, tank zırhlarında kullanılan bir madde olan silisyum karbür içeriyor.
Bunun gaz sızdırmayan bir bariyer oluşturarak reaktörden radyoaktif madde sızmasını önleyeceği ve astronotları koruyacağı söyleniyor.
USNC-Tech ile birlikte benzer teknolojiler geliştiren bazı şirketlerin de NASA'ya sunum yaptığı belirtiliyor.
Sheehy tasarımlarla ilgili bilgi vermemekle birlikte "Bu tasarımlar nükleer motorların Mars yolculuğu için uygun bir seçenek olabileceğini gösteriyor" dedi.
Nükleer motorlar güvenli mi?
Yolculukların kısa sürmesi, mürettebatı uzay radyasyonuna maruz kalma süresini de düşürecek ancak nükleer reaktörden çıkan radyasyonun uzay aracının içindeki olası etkisi hâlâ endişe kaynağı.
Eades, bunun roket tasarımıyla asgariye indirileceğini belirterek, "Mürettebatın bulunduğu kabinle motor arasındaki bölüme yerleştirilen likit iticiler, radyoaktif parçacıkları engelleyerek olağanüstü bir radyasyon kalkanı görevi görüyor" diyor.
Sheehy ise mürettebatla reaktör arasındaki mesafenin tampon görevi göreceğine dikkat çekerek herhangi bir NTP tasarımında insanlarla reaktörün roketin iki ucunda konumlandırılacağına dikkat çekiyor.
'Roket yörüngede ateşlenecek'
Jeff Sheehy, yerdeki insanları korumak için NTP uzay aracının doğrudan Dünya'dan fırlatılmayacağını, kimyasal motorla yörüngeye taşınan nükleer reaktörün buradan ateşlenebileceğini belirtiyor.
NASA yetkilisine göre, patlamalar ve termal radyasyon boşlukta ilerlemeyeceği için yörüngedeyken reaktörün vereceği zararın sınırlı kalacağını, bir felaket sonucu parçalanması durumunda bile parçaların on binlerce yıl boyunca Dünya ya da başka bir gezegene düşmeyeceğini vurguluyor.
Sheehy'e göre bu süre içinde radyoaktif madde bozularak zararsız hale gelecek.
(BBC Türkçe)