Siyasi HaberSiyasi Haber

    Güncel Kalın

    Türkiye ve dünyada neler olup bitiyor ilk siz bilgi sahibi olun

    Göz attınız mı?

    Çocukluğu çalınmış bir neslin ağıdı

    15 Eylül 2015

    Uzattığınız el güçsüz, istediğiniz el ise kesilmiştir…

    27 Nisan 2022

    Küresel kapitalist krizde son durum (1)

    15 Eylül 2015

    Bir delinin gam defteri: Tezer Özlü

    14 Eylül 2015
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    • Haberler
      • Gündem
        • Ekonomi
        • Politika
        • Ortadoğu
        • Spor
        • Sağlık
      • Emek
      • Kadın
      • LGBTİ+
      • Gençlik
      • Haklar ve Özgürlükler
        • Halklar ve İnançlar
        • Göçmen Hakları
        • Çocuk Hakları
      • Bilim Teknoloji
      • Kültür Sanat
    • Yazılar

      İnsanlık Suçu İşlenirken

      2 Ekim 2023

      El Tema!

      26 Eylül 2023

      Savas Tamtamlarına Karşı Halklarımız Barış İster!

      21 Eylül 2023

      Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC)

      19 Eylül 2023

      Güvenlik ve sürdürülebilirlik

      19 Eylül 2023
    • Yazarlar
    • Seçtiklerimiz
    • Söyleşiler
    • Dosyalar
    • Çeviriler
    Siyasi HaberSiyasi Haber
    Anasayfa » Lokman Kurucu’dan sıra dışı bir şiir .n sest: Bütün yaralar sussun!

    Lokman Kurucu’dan sıra dışı bir şiir .n sest: Bütün yaralar sussun!

    Korkut AKIN yazdı: "Şiir, söylenmek isteneni hem olabildiğince açık hem da alabildiğine okurun düşlemine bırakan, özgür ruhlu dizeler toplamı."
    Korkut Akın- Korkut Akın1 Ağustos 20223 dk. okuma süresi
    Paylaş
    Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email

    Şiir, söylenmek isteneni hem olabildiğince açık hem da alabildiğine okurun düşlemine bırakan, özgür ruhlu dizeler toplamı. Muhakkak ki, herkesin kendince şiir tanımı vardır ve kendince betimler. Kimi yüksek sesle dillendirilebilendir, kimiyse kendi sesinin gücünü benimsemiştir. Fısıltıyla bile arzulanan duyguyu taşır günler ötesine, sınırları aşarak.

    Lokman Kurucu, “.n sest”te okuru duvardan duvara vururcasına etkiliyor, sarsıyor, bir yerden alıp başka bir yere taşıyor. Kolay değil, kimse(ler)in, bırakın üzerine yazmayı, değinmeye bile çekindiği konuda yazmak. Cesaret ve kararlılık gerektiriyor. Bir de birikim kuşkusuz. Yani ara(ştır)mak, değerlendirmek, incelemek, ama en çok da okumak gerektiriyor. 
     

    Toplumsal tabu…

    Lokman Kurucu; Sezai Sarıoğlu, “bize tabu da, tapu da uzak” diye dillendirse de kimselerin cesaret edip de oylumlu kitap haline getiremediği ensesti, yeraltı edebiyatının güçlü imgeleriyle okurun tartışmasına açıyor. Şiir tartıştırır mı diye sormayın, çünkü şiir her şeye kadirdir ve bir deniz feneri aydınlığında kurtarıcıdır da…

    Bir yerlerde okumuştum (niye not almamışım ki…) mealen: “Bu dizelerin hepsi aynı şairin olmayabilir, egemen erkin baskı ve zulmünden korkan yazar ve şairler anonim eklemeler yapmış olabilirler. Buna da bağlı olarak imzaya değil içeriğe odaklanalım.”

    “O her tanrının babası”

    “babama döndü bu uzaklık kasıklarım şişiyor / bin adam birkaç fahişeden çıkıp bir kızın rahmine yerleştim / cenin emin bekliyorum akmayı avuçlarım kuruyor /girersen kendine akan bir nehre döneceğim / kendine varan bir deniz hep deniz /gir, var adımıza hayat demesinler / bir zerreden birbirine karışan evrenler yaratan /zamandan ve mekândan münezzeh o her tanrının babası / bizim kalbimizi arzudan koparmasınlar!”

    16. yüzyılda, bilim insanları mikroskop altında inceledikleri spermlerde elleri ayakları tam küçücük insanlar gördüklerini, buna da bağlı olarak erkeklerin yaşamda belirleyici olduğunu iddia etmişler. Bu, erkek egemen bakışın bilime de yansıması kuşkusuz. Bununla da kadınları daha bir sömürmek mümkün olabilir. Lokman Kurucu bu anekdotu biliyor muydu “.n sest”i yazarken; her ne kadar cinsiyetsiz gibi görünse de (ya da hem erkek hem kadın dilinden dizelerle çıksa da karşımıza) şiirinin temelinde cinsiyet ayrımcılığına karşı duruş var.

    İsa’nın çarmıha gerildiğindeki seslenişi “eli, eli, leva şevaktani”, Kurucu’nun şiirinde Meryem’e dönüşür, çünkü sığınması gereken tek gerçek annesidir. Babayı reddetmenin veya istememenin ötesinde, altında yatan gerçekliğin gün yüzüne çıkmasını, konuşulmasını, tartışılmasını, toplumsal tabuların artık bitmesini ister.
     

    Şiir metaforlarla yazılır

    Hilmi Yavuz’a göre şiir, sözcüklerle değil metaforlarla yazılır; şairin işi de hakikati aramaktan öte hakikati aramakla örtmek arasında bir yerdedir. Tabii ki, Hilmi Yavuz’a katılmayabilirsiniz, ama burada Lokman Kurucu’nun biz okurlara işaret ettiği hakikatin ta kendisidir. Artık ne kadarı örtülü ne kadarı çıplak, karar sizin.

    “Başa dönelim bütün sular sussun / Miriam bir yoklukta ayna kırığı / Kırığın başında kadın sonunda bir kızlıkta terleyen adam / O ince kumlu arktan her gece akan arzu / Olana olmayanı katan; / Sokağa büyüyen sevgili İsa,/ Hasta bir buluttan aşağı / Çocuk, tanrı ve o bölen fısıltı; / Amran, Amran, Amran / Beni bırakma!”

    İmgesi ve düşleri (birikimini göz ardı etmeden) en etkin gücüdür Lokman Kurucu’nun. Her şiirinde, hatta her dizesinde durmak (belki sindirmek belki açılan yeni bir pencereden ufka bakmak) gerekiyor. Anlam katmanlarının arasından arzu ettiğinizi seçmek şiirin rehberliğinde size kalmış.
     

    .n sest
    Lokman Kurucu
    Şiir
    Kaos Çocuk Parkı Yayınları, 2022, 67 s. 

    .n sest Kaos Çocuk Parkı Yayınları Lokman Kurucu
    Paylaş. Facebook Twitter Telegram WhatsApp Email
    Önceki YazıErdoğan’ın uçağının gözdeleri, gözden düşenleri
    Sonraki Yazı İstanbul’un enflasyonu 24 yılın zirvesinde!
    Destek Ol
    Yazılar

    İnsanlık Suçu İşlenirken

    - Toros Korkmaz

    El Tema!

    - Betül Yangın

    Savas Tamtamlarına Karşı Halklarımız Barış İster!

    - Toros Korkmaz

    Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC)

    - Betül Yangın

    Güvenlik ve sürdürülebilirlik

    - Cengiz Onur

    Devlet sahipsiz mi, sahipleri kimler?

    - Hüsnü Gürbey
    Tarihten

    Karl Marx 140 yıl önce hayata gözlerini yumdu: ‘Adı yüzyıllar boyunca yaşayacak, yapıtı da’

    İşçi sınıfının kapitalizme ve burjuvaziye karşı mücadelesinin, insanlığın özgürlükler dünyasına ulaşma çabasının baş kılavuzu olan Karl Marx, bundan 140 yıl…

    Seçtiklerimiz

    Kerbela’ya çevirdiler, konteynere tıktılar, şimdi de parselliyorlar

    - Bahadır Özgür

    Tatik ve Papik (Տատիկ և Պապիկ)

    - Siyasi Haber

    Meksika’da sergilenen sahte uzaylıların gerçek hikayesi, uzaylılardan bile ilginç!

    - Çağrı Mert Bakırcı

    Meksika Kongresi’nde gösterilenler ‘uzaylı’ kalıntıları mı? Sunum yapan Jaime Maussan kimdir?

    - Siyasi Haber

    Sezgin Tanrıkulu gündeme getirmişti… Kuşkonar-Koçağılı ve Kulp: 1990’lı yılların delilli cinayetleri

    - Siyasi Haber

    Kürtler, Arap aşiretleri ve karmaşık bir hesaplaşma: Suriye’de neler oluyor?

    - Fehim Taştekin

    Güncel Kalın

    Son felişmelerden haberdar olmak için E-Bültenimize üye olun

    Siyasi Haber, “tarafsız” değil “nesnel” olmayı esas alır. Siyasi Haber, işçi ve emekçiler, kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, doğa ve yaşam savunucuları, ezilen etnik ve inançsal topluluklardan yanadır.

    Devletten ve sermayeden bağımsızdır.

    Facebook Twitter YouTube
    Emek

    CHP’li Başevirgen: 8 ayda 71 bin 500 esnaf dükkanını kapattı

    2 Ekim 2023

    İngiltere’de doktorlar bir kez daha grevde: 85 bin sağlıkçı iş bıraktı

    2 Ekim 2023

    TABİB “norm kadro” talebiyle Kartal Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi

    30 Eylül 2023
    Kadın

    İstanbul Sözleşmesi Avrupa Birliği’nde yürürlüğe girdi

    2 Ekim 2023

    İran’da 9 ayda bin 700 kişi tutuklandı

    30 Eylül 2023

    ‘Feminist Gece Yürüyüşü’ne katıldıkları için yargılanan kadınlar beraat etti

    28 Eylül 2023
    © 2023 Siyasi Haber. Designed by Fikir Meclisi.
    • Siyasi Haber / Künye
    • İletişim
    • Gizlilik Politikamız

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.