HDP ve DBP ilçe örgütleri tarafından, günler öncesinden planlanan fidan dikme etkinliği için Tendürek Dağı yamaçlarındaki Yukarı Tütek köyüne giden halk, operasyona çıkan askeri özel timlerle karşılaştı. Daha sonradan gece saat 02.00 sularında bu alana indirildiği öğrenilen askerler, halkı engelleyince gerginlik çıktı. Askeri helikopterlerin, HPG’lilerin üslenme alanına yakın bir noktaya indirme yaptığını gören halk çatışmanın önüne geçmek için ikiye ayrılarak arazide canlı kalkan oldu. Bu arada birkaç saat öncesinden fidanların dikileceği noktaya giderek hazırlık yapan HDP Diyadin İlçe eski Eş Başkanı Cezmi Budak ile MEYADER Temsilcisi Cenap İlboğa, kobra tipi askeri helikopterler tarafından ateş altına alındı. Budak boynuna aldığı kurşunla yaşamını yitirirken, yaralanan İlboğa’nın ise saatlerce yerinden kaldırılmasına askerler engel oldu. Budak ve İlboğa’yı korumaya çalışan bir HPG’li de helikopterden açılan ateş sonucu yaşamını yitirdi.
Haber:Ferhat Çelik-Abdullah Kaya (AĞRI/DİHA)
İnsansız hava uçağı Heron, 8 helikopter ve korucuların desteği ile alana yığılan binlerce asker ile HPG’liler karşılaşmasın diye canlı kalkan olan yurttaşlar ise, 5 yaralıları bulunan askerlerin yanına giderek, yaralıları battaniyelere sararak zırhlı araç ve helikopterlere ulaştırdı. Askerlerin geride bıraktığı uzun namlulu silah, mont, çanta ve askeri malzemeleri de toplayarak askerlere teslim eden yurttaşların yaralılarını almaları talebi ise kabul edilmedi. Çatışma alanında gördüklerini anlatan canlı kalkanlar, devletin yıl lardır giremediği volkanik arazisi ile bilinen Tendürek’e bu denli büyük kapsamlı operasyon yapmasının açık ve derin bir provokasyon olduğuna vurgu yaptı.
Çatışma alanında canlı kalkan olan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İlçe Eş Başkanı Muhsin Kula, HPG’lilerin üslenme alanına indirme yapan ilk grubun HPG’lilerin çemberinde kaldığını söyledi. Kula, askerlerin bulunduğu noktaya yöneldiklerinde karşılaştıkları manzarayı şöyle anlattı: “5 yaralıları vardı. Biz tüm arkadaşlar onların yardımına koştuk. Onları pançoların arasına koyarak zırhlı araçlara ve helikopterlere doğru götürdük. Onlara canlı kalkan olduk, ama onlar bizi de taradı. Gerillalara ateş açmasınlar diye de araya girdik. Helikoptere bindirdik. Perişan haldeydiler, çocuk gibi ağlıyorlardı. 3 timi aşağı indirdik. Başlarını kaldıramıyorlardı.”
Bu esnada askerlere neden operasyona çıktıklarını sorduğunu söyleyen Kula, “Biz böyle bir şey olduğunu bilmiyorduk. Biz operasyon var diye gelmiştik” cevabı aldığını aktardı. Askerlerin engellemesine rağmen çatışma noktasına gittiklerini, ancak gidememeleri halinde 3 timin de toptan imha olacağına vurgu yapan Kula, “Eğer biz gitmeseydik o 3 timin sağ kurtulması imkansızdı. Devlet de resmen bunu istiyordu ve bir provokasyon yaratmak istiyordu. Halkımız o insanları vicdanlı bir şekilde kurtardı. Halk barış istiyor, askerin ölmesinden memnuniyet duymuyor. Onların elbiselerini, botlarını, silahlarını araziden topladık kendilerine teslim ettik. HPG’liler herhangi bir eylem yapmamıştı, onların üslenme alanına direk indirme yapmışlardı” ifadelerini kullandı.
Askerlerin kendilerine teşekkür ettiğini anlatan Kula, 3 sivil yaralı için aradıkları ambulansların saatlerce gelmediğini, askerlerin cenazelerini dahi almalarını engellediğini söyleyerek, en son bir grup yurttaşın cenazeyi omuzlarına alarak alandan çıkardığını dile getirdi.
Çatışma anında orada olan Ziya Özbay adlı yurttaş da, askerlerin şok yaşadığını belirtti. Askerlerin valilik emri ile operasyona çıktıklarını söylediğini belirten Özbay, “Bir haftadır Valinin alanda operasyon yapılması için talimat verdiğini söylediler. Bize yaralı ve cenazemizi taşımamız için söz verdiler, ama sonra engel oldular. Biz onları çemberden kurtardık ama sonra bize de saldırdılar. Katliam provası yapılmıştı resmen. Sabah erkenden halka engel çıkarılmasaydı böyle bir olay da yaşanmayacaktı” vurgusu yaptı.