SEÇTİKLERİMİZ – Çiğdem Toker’in Cumhuriyet’teki yazısı: Garantili ruhlar köprüsü
Etkileyici bir film adı olabilirdi bu başlık. Değil ama. Konumuz Hazine garantisi yine.
Vergilerimizden ödenen ve dahi çocuklarımızın da uzun yıllar ödeyeceği Hazine garantili projeler meselesi. Yazının başlığına, Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan’ın sözleri ilham verdi.
Atlantik Konseyi İstanbul Zirvesi’ne katılan Bakan, 3. köprüye ödenen garantiler sorulunca işin “ruhu”ndan söz etmiş. Garantilerin ödenmeye devam edeceğini, başlangıçta rakamların (trafik garantisi) şimdi değilse bile proje ilerledikçe yakalanacağını belirtmiş:
“Kimse gelip, ‘8-10 milyar dolar’ para yatırıp günün sonunda da bunusize bedava bırakmaz. Elbetteki geçişten kaynaklı bir ücret toplayacak.Aradaki farkı biz vereceğiz. Ama işletme döneminin sonunda da tüm bu projeler bizim olacak. Biz bunları işletip ayrıca gelir elde edeceğiz. ‘Yap-işlet-devret’in ruhunda bu var. Lütfen bunu alıp başka köprülerlekıyaslamasınlar, karıştırmasınlar.”
‘Beş kuruş’ çıkıyormuş demek
İnanın bu da bir aşama. Yakın zamana kadar Yap-İşlet-Devret’ler için “milletincebinden beş kuruş çıkmayacağı” yalanı ısrarla tekrarlanıyordu. Hiç değilse şimdi, garanti diye bir şey olduğunu ve şirkete ödenen paraların milletin cebinden çıktığını resmi ağızlar doğrulamış oldu. (Fikri takip önemlidir, malum.)
Fakat Bakan Arslan bu kez de “işletme dönemi sonunu” söylemiyor. Tıpkı garanti rakamlarını açıklamadığı gibi.
Yeri gelmişken biz hatırlatalım: 3. köprünün işletme süresi 10 yıl 2 ay 20 gün. İçtaş-Astaldi, resmi adı Yavuz Sultan Selim olan 3. köprüyü Kasım2026’ya kadar işletecek.
Otomobil başına geçiş ücreti 3 dolar (karşılığı TL). Karayolları’nın verdiği günlük trafik garantisi 135 bin.
Sözleşmenin “Trafik garantisi” başlıklı maddesinde “Bu trafik sayıları tüm işletme süresi boyunca sabit kalacaktır” ibaresi yer alıyor. Aynı maddede “bir işletme yılında garanti edilen toplam taşıt sayısına ulaşılamaması durumunda meydana gelen gelir kaybı”nın nisan ayı sonuna kadar Görevli Şirkete ödeneceği belirtiliyor.
Bugün ayın 28’i. Ücretli geçiş 1 Eylül 2016’da başladı. O tarihten bu tarafa geçen 242 gün için verilen trafik garantisi 32 milyon 670 bin araca karşılık geliyor. İçtaş-Astaldi’nin sözleşmeye göre 3 dolar tarife üzerinden de 98 milyon 10 bin dolar tahsil etmesi gerekiyordu.
3. köprüden günlük 135 binin altındaki aracın gelir kaybını Hazine ödemeye başladı.
Diğer araçların ücreti
Sözleşmeye göre 2026’ya kadar sabit kalacak olan rakam, otomobil başına 3 dolardan ibaret değil. Kamuoyuna TL cinsinden açıklanan diğer büyük araçların ücret tarifesi de sözleşmede tıpkı otomobil gibi dolar üzerinden belirlendi. Trafik garantisi kapsamında, 3. köprüden geçen ağır araçların tarifeleri şöyle:
– Kamyon, otobüs, yarı römork çekicisi, kurtarıcı: 3.99 dolar
– Kamyon, yarı römork çekicisi, tek dingilli yere basmış aracı çeken 2 dingilli çekici: 7.41 dolar.
– İki ya da daha çok dingilli yarı römork çeken 2 dingilli çekiçi katar: 18.81 dolar.
– 6-7-8- akslı treyler: 23.40 dolar.
– Motosiklet: 2.10 dolar.
Bu tutarlar, TL üzerinden açıklanan tarifelerin altında görünüyor. Aradaki farkın da Hazine tarafından şirkete ödenip ödenmediği sorusu önem kazanıyor. Belki, işin bu kısmı da “ruh”a dahildir.