SEÇTİKLERİMİZ –Tıp Dünyası dergisinin Nisan 2018 sayısında yayımlanan yazı: “Hekimlere ve diğer sağlık çalışanlarına uygulanan, tüm halkımızı mağdur eden güvenlik soruşturmalarının kaldırılması talebimizdir.”
Ataması Yapılmayan Genç Bir Doktor
Hastanede yine olaylı bir gün başlıyor. Haydar Emmi sağ böğründe şiddetli bir ağrı ile bize ulaştığında vakit kaybetmeden tanıyı koyup ameliyathaneye alıyoruz. Her işlem müthiş bir gizlilik içinde sürüyor. Bu işte bize yardımcı olacak sağlık personelini –hemşireyi, postayı, temizlik görevlisini “güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak” şartıyla göreve alıyoruz. Ameliyata başlamadan önce her türlü terör örgütünden temizlenmek için iyice yıkanarak steril oluyoruz. Ameliyathanenin kapalı kapıları ardında büyük bir titizlikle cerrahi müdahale sürüyor. Nihayet apandisti patlamadan imha etmeyi başarıyoruz.
Bu zorlu vakanın ardından polikliniğe geçiyorum. Fatma Teyze, yemek borusundan boğazına kadar çıkan yanıcı ve yakıcı maddelerden şikâyet ediyor. Melahat Yenge, romatizmalarının dizleri üzerindeki yıkıcı etkisinden; Dursun Amca da astım ataklarının uykularını bölücü faaliyetlerinden dert yanıyor. Doğrusu bazen bu kadar “gizli” bilginin sorumluluğu altında ezilmiyor değilim. Fakat güçlü durmaya çalışıp doktorların göreve alınmadan önce ilgili yasa ve yönetmeliğe son derece uygun olarak haklarında “Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması” yapılmış olduğunu düşünerek rahatlıyorum. Öyle ya, “yetkili olmayan doktorların bilgi sahibi olması halinde devlet güvenliği, ulusal varlık ve bütünlük, iç ve dış menfaatler zarar görebilir veya tehlikeye düşebilirdi.” Bu düşünceyle, midesinde kimyasal gaz tespit ettiğim bir hastamı bir üst makama sevk ediyorum. Sıkıntıdan patlayacağını söyleyen bir başka hastam içinse Psikiyatri konsültasyonu istiyorum.
Bu yorucu günün sonunda evime gidip rahatça ayaklarımı uzattığımda ilkokula giden oğlum gelerek, yararlı ve zararlı bakterileri nasıl ayırt ederiz baba, diye soruyor. Terör örgütleriyle iltisakı veyahut irtibatı var mı diye bakarız oğlum, diyorum. Televizyonda severek izlediğim gerilim ve aksiyon dolu “Steril Sokaklar” dizisini açıyorum.
Bitmedi…
OHAL ilanından günümüze dek 300’den fazla yeni mezun genç hekim, hiçbir gerekçe gösterilmeden, güvenlik soruşturması bahane edilerek Sağlık Bakanlığı tarafından mesleklerine başlatılmadı. Zorlu TUS sürecinin ardından gönüllerinden geçen asistanlıkları kazanan birçok hekim yine aynı bahaneyle hem eğitim hem çalışma haklarından oldular. Binlerce hekim de evlerinde oturarak aylarca güvenlik soruşturmasının bitmesini bekledi. Yine aynı sürede sağlık hizmetleri aksadı, hastanelerde kuyruklar oluştu. Hastalar hekimsiz, hekimler hastasız kaldı.
Hekimlere ve diğer sağlık çalışanlarına uygulanan, tüm halkımızı mağdur eden güvenlik soruşturmalarının kaldırılması talebimizdir.
Bitsin.
Kaynakça:
- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu
- 4045 sayılı Güvenlik Soruşturması Kanunu
- Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği