Ermeni toplumundan 250’yi aşkın kişi, ‘İrade gaspına hayır’ başlıklı bir metin yayınladı.
Azınlık Vakıfları, 2013 yılında seçim yönetmeliğinin “Daha iyisi yapılacağı” gerekçesiyle Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce iptal edilmesinden bu yana, yönetim kurullarını seçemiyor. Geçen 9 yılda VGM yeni bir yönetmelik yayınlamadı. Ancak çeşitli kesimlerden gelen tepkiler ve talepler üzerine Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy yönetmelik için 2022 yılı Nisan ayını işaret etti. Tarih yaklaşırken İçişleri Bakanlığı ve VGM’den gelen heyetler azınlık toplumları temsilcileri ile temaslarını artırırken Yedikule Surp Pırgiç, Balıklı Rum Hastanesi gibi hastane vakıflarının seçim dışı tutulacağı ya da bu seçimlerin erteleneceği yönünde söylentiler arttı.
Agos gazetesinin Prof. Dr. Toros Alcan ile yaptığı söyleşi ile konuyu manşetten gündeme getirmesi, HDP Diyarbakır milletvekili Garo Paylan’ın konuyu Meclis gündemine taşıması üzerine Düşünce Platformu İnisiyatfi’nin facebook sayfasında bir araya gelen Türkiye Ermeni toplumundan 250’yi aşkın kişi “İrade gaspına hayır” başlıklı bir metne imza atarak “İrade gasbı manasına gelen böyle bir uygulamaya yol açacak olanlar, bugün Ermeni toplumuna yarın tarihe karşı sorumlu olacaklardır” dedi.
Yetkililere harekete geçme çağrısı yapılan metnin tamamı;
İrade Gaspına Hayır !
Dokuz senedir yapılamayan vakıf seçimlerinin toplumumuzda yarattığı rahatsızlık, sebep olduğu tahribat henüz giderilememişken, buna ek olarak Türkiye Ermeni Toplumu’nun en büyük ve en köklü kurumlarından olan hastanelerimizin yönetim kurulu seçimlerinin erteleneceği veya hiç yapılmayacağı söylenir oldu.
Vakıflar, Türkiye Ermeni toplumunun sosyal hayatında kilit öneme sahiptir. Öteden beri gelen ve demokrasinin gereği olan bir uygulama olarak vakıf yönetimlerinin seçimle iş başına gelmesi de toplumun kendine ait olan üzerinde söz sahibi olmasının en temel yoludur.
Herhangi bir vakfımızın, hele hele hastanelerimiz gibi temel taşı vazifesi gören vakıflarımızın seçimlerinin yapılmaması kişilerin seçme ve seçilme hakkının ihlali olduğu gibi Ermeni toplumunun hiçe sayılması demektir.
Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. İrade gasbı manasına gelen böyle bir uygulamaya yol açacak olanlar, bugün Ermeni toplumuna yarın tarihe karşı sorumlu olacaklardır.
Söz konusu uygulamanın bir söylentiden ibaret olduğunu umuyor; yok değil ise, buna şiddetle karşı olduğumuzu, mücadele irademizi bildiriyor, sorumlu makamlarda oturanları harekete geçmeye çağırıyoruz.
Düşünce Platformu’nun facebook sayfası üzerinden imza verme süreci halen sürüyor.