Ankara’da Batıkent Emek ve Demokrasi Güçleri, yoksulluk, kriz ve zamlara karşı eylem yaptı. Yapılan açıklamada “Mücadelemizi büyütürsek soframız da büyür” ifadeleri kullanıldı.
Batıkent Emek ve Demokrasi Güçleri yoksulluk, kriz ve zamlara karşı eylem yaptı. Açıklamada konuşan Fatma Akay, “Hak kayıplarının önlenmesinin, sermayenin saldırılarının engellenmesinin, fatura ve temel tüketime yapılan zamların kaldırılmasının, özelleştirilmelerin durdurulmasının tek garantisi emekçi halkın örgütlü mücadelesidir. Mücadelemizi büyütürsek soframız da büyür” dedi.
Batıkent Emek ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Batıkent Meydan’da bir araya yurttaşlar, tencere ve tavalarla ses çıkararak yoksulluğa, krize ve zamlara karşı tepki gösterdi.
Ergazi Esnafı meşalelerle alana girerken motokurye işçilerinin alana ekmek tekneleriyle girmeleri polisler tarafından engellendi.
Pir Sultan Abdal Kültür Deneği tarafından sahnelenen skeçle zam şampiyonu elektrik ve gaz seçildi.
Eylemde “Bu zamlarla yaşanılmaz, zamlar geri alınsın”, “İnsanca yaşamak istiyoruz” sloganları atıldı.
“Kasadan çıkarken insanların canının yandığı günlerden geçiyoruz”
Yapılan açıklamada konuşan Fatma Akay, “Şanslı olup markete gidebilenlerin, kasadan çıkarken canının yandığı günlerden geçiyoruz. Biraz dikkat edin çıkış kapısına, parayı ödedikten sonra uzun uzun kasa fişine bakan insanlar göreceksiniz. Barkod okuyucu ürünü yanlışlıkla çift okumuştur, belki etiket fiyatı kasadakiyle uyumsuzdur ya da fişteki rakamları şöyle kafadan hızlıca toplasan yekünle tutmayacaktır. Bir umut işte… Sonra çok çabuk yüzleşiliyor market kasasında hata olmayacağıyla. Hepsi tutuyor, hem de kuruşuna kadar” dedi.
“Tek tavsiye ‘porsiyon küçültmek’ olanların halkı çok umursadığı söylenemez”
TÜİK verilerine göre gıda fiyatlarındaki yıllık artışın yüzde 30 düzeyinde olduğunu söyleyen Akay, “Aylık artışın yarıdan fazlası gıda, konut ve ulaşımdan! Üstelik bu yüksek rakam, iktidar ayıbı örtmekle mahir TÜİK’in oranı. DİSK’in araştırmasına göre ise enflasyon yüzde 40 düzeyinde. Fiyat artışları ücretlere de hiçbir şekilde yansımıyor. Asgari ücret ocaktan beri sabit. Toplu sözleşmelerdeki altışar aylık zamlar mutfak enflasyonunun çok altında. Zamlar tabii ki sadece gıda fiyatlarıyla kalmadı. Kiralar neredeyse iki katına çıktı. 2020’de 4 milyon insanın elektriği borç yüzünden kesilmişken, 2021’de yine defalarca elektriğe yüksek zam yapıldı. Isınma desen, doğal gaza daha yeni yüzde 15 zam yapıldı. Benzin, mazot, LPG… Listenin ucu bucağı yok. Peki hayatın pahalı olması, açlık ve yoksulluk sorunlarından kaynaklı intiharların arka arkaya oluyor olması patronların ve hükümetin umurunda mı? İşçilere emekçilere yaptıkları tek tavsiye ‘porsiyon küçültmek’ olanların halkı çok umursadığı söylenemez. Onlar kârlarına kâr katmaya devam ederken hayatın gerçek yüzü ile bizler uğraşmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Akay şöyle devam etti:
“Halkımız bulundukları tüm üretim hatlarında, atölyelerinde, okullarında, mahallelerinde mücadeleyi örgütlemezse ne halka ekmekten fazlasını layık görmeyen anlayış ne de patron ve Erdoğan’ın ihtişamlı sofraları biter. Hak kayıplarının önlenmesinin, sermayenin saldırılarının engellenmesinin, fatura ve temel tüketime yapılan zamların kaldırılmasının, özelleştirilmelerin durdurulmasının tek garantisi emekçi halkın örgütlü mücadelesidir. Mücadelemizi büyütürsek soframız da büyür. Yaşasın örgütlü mücadelemiz.”
(EVRENSEL)