Dijital Haber Raporu’na göre, Türkiye’de insanlar haber için daha çok sosyal medya ve diğer çevrimiçi kaynaklara başvuruyor. Uzmanlara göre bu sonuç, Türkiye’de toplumun doğru bilgiye erişmek için direndiğini gösteriyor.
İngiltere merkezli araştırma merkezi Reuters Gazetecilik Çalışmaları Enstitüsü, Türkiye dahil 46 ülkeden katılımcılardan elde ettiği verilere dayandırdığı 2021 Dijital Haber Raporu’nu yayımladı.
Rapora göre Covid-19 ile birlikte dünya genelinde güvenilir habere olan açlık arttı. Benzer bir yükselişin olduğu Türkiye özelinde ise haber için sosyal medyaya başvurma eğiliminin yükseldiği görülüyor.
Raporun Türkiye açısından en dikkat çekici sonuçlarından biri insanların haberleri sosyal medyadan takip etme alışkanlığının artması.
Buna göre katılımcıların yüzde 81’i sosyal medya da dahil olmak üzere çevrimiçi platformlar, yüzde 60’ı televizyon, yüzde 30’u ise yazılı basın aracılığıyla habere erişiyor.
Reuters Enstitüsü, Türkiye’de hükümetin ve hâkim medya ortamının bağımsız ve farklı bakış açılarına alan tanımadığını ve bu arayıştaki yurttaşların çevrimiçi haber kaynaklarına, sosyal medyaya ve özel mesajlaşma uygulamalarına yöneldiği değerlendirmesinde bulunuyor.
DW Türkçe’den Fatima Çelik’in haberine göre, haber almak için en çok kullanılan sosyal medya platformu yüzde 40 ile Youtube, onu yüzde 34 ile Twitter, yüzde 34 ile Instagram, yüzde 30 ile Facebook, yüzde 30 ile WhatsApp ve yüzde 13 ile Telegram izliyor.
İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Prof. Dr. Aslı Tunç’a göre de geleneksel medyanın daha güçlü olduğu Almanya ya da Japonya gibi ülkelere kıyasla Türkiye’de haber almak için sosyal medya kullanımı çok daha yüksek seviyelerde. Tunç bu durumun nedeni olarak, Türkiye’deki toplumsal ve politik atmosferin kaynaklandığını ifade ediyor.
NewsLabTurkey Research Hub Koordinatörü Dr. Sarphan Uzunoğlu ise, insanların tükettikleri haberlerin ardında bir kurumsal yapının, etik değerler sözleşmesinin olduğunu bilmek istediğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hükümet temelli enformasyon üzerinden yayın politikalarını belirleyen kanallara rağmen sosyal medya üzerinden haber tüketimine olan ilginin artması bir anlamda burada toplumun doğru bilgiye ulaşmak için bir direniş içerisinde olduğunu gösteriyor.”
Uzunoğlu’nun dikkat çektiği bir diğer nokta ise Türkiye’deki katılımcıların yüzde 47’sinin kendi takip ettiği mecralardaki haberlere güvenmesi. Uzunoğlu bunu şöyle ifade etti:
“Şöyle düşünebiliriz aslında, her sabah ekmek yiyen 10 kişiden yalnızca beşi o ekmeğin içinde zehir olmadığına inanıyor. Bu durum Türkiye’deki medya ortamındaki sıkışmışlığı işaret ediyor.”
‘Sosyal medyaya olan yönelim artacak’
Türkiye’de medyanın son 10-15 yıldır sıkıntılar yaşadığını dile getiren Prof. Dr. Aslı Tunç’a göre sosyal medyaya olan yönelim ilerdeki dönemlerde daha da artacak.
Gerçek gazetecilik refleksleriyle yapılan haberlerin internette bulunacağına dair inancın giderek yaygınlaştığını belirten Tunç, Türkiye’de dijital medyanın artık yavaş yavaş geleneksel diye tanımlanan medyaya doğru kaydığını ve bütünleştiğini söylüyor.
Her iki uzmana göre Türkiye’deki medya ve haber alma alışkanlıklarının daha net görülebilmesi için çok daha ayrıntılı raporlara ihtiyaç var.
Ancak uzmanlar şu an için Türkiye’de özellikle genç neslin televizyondan kopmaya başladığını ve güvenebileceği habere erişmek için sosyal medyayı tercih ettiğini söylüyor.
Türkiye’de haberin değerinin ve habere olan güveninin yeniden inşa edilebilmesi için ise ekonomik bağımsızlığı ve sürdürülebilirliği olan medya kuruluşlarına olan ihtiyaç belirginleşiyor.