Boğaziçi Üniversitesi ve çevresinde 1 Şubat’ta kayyum rektörü ve öğrencilerin tutuklanması protesto eylemlerinde gözaltına alınan ve tutuklamaya sevk edilen 30 Boğaziçili öğrenci dün gece Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkartıldı. 30 öğrenci yurtdışı çıkış yasağı ve adli kontrolle serbest bırakıldı.
Boğaziçi Üniversitesi’ne kayyum rektör atanmasına ve protestolar nedeniyle arkadaşlarının gözaltına alınması ve tutuklanmasına karşı 1 Şubat’ta Boğaziçi öğrencileri tüm öğrencileri ve demokrasi güçlerini Boğaziçi Üniversitesi Güney Kapısı’na dayanışma eylemine çağırmıştı. Polisin sıkıyönetim günlerini aratmayan ‘önlemleri’ ve saldırıları sonucu üniversite çevresinde ve kampüs içinde 228 kişi gözaltına alınmıştı.
Gözaltına alınan öğrencilerin birçoğu önceki gün sabaha karşı serbest bırakırken, 51 öğrenci ise savcılığa sevk edildi. Dün akşam saatlerinde ifadelerinin tamamlanmasının ardından savcılık “Kamu malına zarar verme” ve “Toplantı Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet” suçlamasıyla öğrencilerin 12’sini ev hapsi, 9’u adli kontrol ile serbest bırakırken, 30’unu ise tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk etti.
Geç saatlerde Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkartılan öğrencilerin bir kısmı hakkında yurt dışı çıkış yasağı ve haftada bir imza atmaları yönünde adli tedbir kontrolü uygulanmasına karar verilerek serbest bırakıldı. Öğrenciler dışarıda kendileri bekleyenlerce alkışlarla karşılandı.
Milletvekilleri destek için adliyedeydi
Öğrencilere destek için adliyeye gelen HDP Milletvekilleri Züleyha Gülüm, Hüda Kaya ile CHP Milletvekilleri Ali Şeker, Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu, Serra Kadıgil ve Turan Aydoğan gün boyunca Çağlayan Adliyesi’nde kalıp desteklerini sürdürdü.
Şeyma Altundal: Doğru olduğunu bildiğimiz şeyleri yapmaya, söylemeye devam edeceğiz.
Serbest bırakılan öğrencilerden Şeyma Altundal: Doğru olduğunu bildiğimiz şeyleri yapmaya, söylemeye devam edeceğiz. Nezarethaneye girdiğimiz zaman Vatan Emniyet’te bir tabela vardı. “Haklarınızı biliyor musunuz?” diye. Haklarımızı bildiğimiz için ve bunları söylemekten çekinmediğimiz için buradayız. Devlete değil, yalnızca Allah’a kul olduğumuz ve tek otorite onu bildiğimiz için buradayız.