KHK’ler ile ihraç edilen ve işlerine geri dönmek için 72 gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için AKP milletvekili Said Yüce ‘dinimize aykırı’ dedi.
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın Ankara'da Yüksel Meydanı İnsan Hakları Anıtı önünde işlerine geri dönmek için 192 gün önce başladıkları eylem, 120 gün oturma eylemi olarak sürdü.
Bu sürede ardı ardına 17 defa, toplamda ise 34 gün gözaltına alındılar. Bazı gözaltılar sırasında yapılan müdahalelerde kemikleri kırıldı, bacakları ödem topladı, vücutlarında şişlikler oluştu.
Konuyla ilgili AKP'den ilk açıklama milletvekili Said Yüce'den geldi. Yüce, 'açlık grevlerinin 'dine' aykırı' olduğunu söyledi.
Yüce, KHK ile kamudan ihraçlarda bazı yanlışların yapılmış olabileceğini ancak bunları düzeltmenin zaman aldığını söylüyor:
"Geçtiğimiz yıl 15 Temmuz gibi çok vahim bir hadise geçirdik. Her ne kadar birileri bunu sulandırmak ya da başka noktalara çekmek istiyorsa da Türkiye böyle bir hadiseyi yaşadı. Bunun meydana getirdiği bir takım travmalar var." "Hem güvenlik bürokrasisine, hem yargı sistemine sızmış bu ihanet şebekeleri maa1lesef birçok şeyi alt üst ettiler ve çürüttüler. Bunu tekrar yapılandırmak, yoluna koymak için azami gayret gösteriliyor." "Türkiye Devleti ve kurumları kimseye zulmetmek için değil, adaleti tesis etmek için var. O nedenle bu tepkiyi koyan arkadaşlara tavsiyem o dur ki, biraz da sabırla ve mutlaka hayatta kalarak haklarını aramalılar. Açlık grevi bir çare değil ve yol değil."
Yüce, kendisi dahil tüm vekillerin ve kurumların ihraçlardaki haksızlıkların giderilmesi için çaba harcadığını söyleyerek Gülmen ve Özakça'dan devlete güvenmelerini ve 'dini değerlere aykırı olarak değerlendirdiği' açlık grevine son vermelerini istiyor: "Açlık grevi gibi eylemler hem bizim inançlarımıza hem değerlerimize uygun şeyler değildir. Başka şeyler yapabilirler. Allah'ın verdiği canı ancak Allah alır. Rızkı da veren Allah'tır. Allah'ın verdiği rızık, bazen orada olmaz burada olur. Kadere teslim olmak ve tevekkül etmek lazım. Allah muhafaza o insanlar hayatlarıyla bunu ödeseler, bu Allah'ın da hoşuna gitmeyen bir şeydir."
Gülmen ve Özakça'nın açlık grevinde sağlıkları açısından kritik aşamayı geçmelerine rağmen henüz hükümet kanadından bir açıklama gelmediğini hatırlattığım Yüce, konunun yetkililer tarafından tartışıldığına şahit olduğunu söylüyor: "Gülmen ve Özakça özelinde ilgili merciler çalışıyorlar. Durumları mutlaka fark edildi ve konuşuluyor, bundan emin olsunlar. İlgili bakanlar ve bürokratlar onların ismi üzerinde konuyu mütaala ettiler, 'Nasıl çözebiliriz, doğrusunu kamuoyuna nasıl anlatabiliriz' diye tartıştılar. Biz de geçen hafta hem Sayın Canikli ile, hem ilgili bakanımızla, hem de İnsan Hakları Komisyonu Başkanıyla konuyu uzun uzun konuştuk."
"Fakat şunu tekrar tekrar tavsiye ederim, devletimize güvensinler ve açlık grevinden vazgeçsinler. Emin olsunlar ki, biz de onlar mutlaka kurtulsun istiyoruz. Ama başka şeylere alet olmamak lazım. Onlar ve onları destekleyenlerin de grevden vazgeçip diyalog yöntemini seçmesi çözümü hızlandırmaya sebep olur."