DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu Türkiye Varlık Fonu ve Torba Yasa hakkında yazılı basın açıklaması yaparak yeni bir özelleştirme dalgasının gündemde olduğunu, varlık fonu ile kamu kaynaklarının sermayeye devredileceğini belirtti.
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu yaptığı yazılı basın açıklamasında “Varlık Fonu adı altında sermayeye ve hükümetin "çılgın” projelerine ucuz finansman sağlanması ve kamu kaynaklarının peşkeş çekilmesi girişiminden vazgeçilmelidir. Sermaye sağlanan ölçüsüz ve denetimsiz yeni teşviklerden ve yeni özelleştirmelerden vazgeçilmelidir. İşsizlik Sigortası Fonu'nun Varlık Fonu adı altında yok edilmesine hayır diyoruz! İşçinin cebinden, halkın kaynaklarından elinizi çekin!" dedi.
Çerkezoğlu’nun açıklaması şöyle:
Meclis gündeminde olan ve çeşitli kanunlarda değişiklik öngören torba yasa tasarısı ve Türkiye Varlık Fonu kurulmasına ilişkin yasa teklifi hem ülkemizin kaynaklarının hem de işçilerin birikimlerinin rehin alınmasına ve peşkeş çekilmesi yol açacak. İki düzenleme birbirini tamamlayıcı niteliktedir. Torba yasa ile sermaye için "cömert”, denetimsiz ve esnek bir teşvik sistemi getirilirken, Türkiye Varlık Fonu ile bu teşvikler için kaynak oluşturulması hedefleniyor.
Bu yasaların çeşitli hükümleriyle Türkiye'deki teşvik sisteminde köklü değişiklikler yapılıyor. Sermaye için son derece esnek, ölçüsüz ve denetimsiz bir teşvik istemi getiriliyor ve kamu kaynaklarının Meclis ve Sayıştay denetimi olmaksızın keyfi kullanımının önü açılıyor. Cumhuriyet tarihinin en büyük özelleştirme ve kamu kaynaklarını tasfiye operasyonu yapılıyor.
Sermaye için denetimsiz ve ölçüsüz bir teşvik sistemi sağlayan torba yasa tasarısının 75. maddesi şeffaflık ve hesap verilebilirlik yönünden hiçbir hüküm içermiyor. Bu teşvik sistemiyle kamu kaynakları, çalışanların vergisiyle oluşturulan birikimler sermayeye aktarılacak.
Yatırımlara Bakanlar Kurulu kararıyla sağlanabilecek bazı teşvikler şunlar:
Kurumlar vergisi sıfırlanacak ve 10 yıl boyunca kurumlar vergisi istisnası tanınacak, Gümrük vergisi muafiyeti tanınacak, Hazine malları 49 yıllığına bedelsiz devredilecek, Hazine taşınmazları talep edilmesi halinde bedelsiz devredilecek,10 yıla kadar sigorta primi işveren hissesi karşılanacak, Yatırıma ilişkin enerji tüketim harcamalarının yüzde 50'si kadarı 10 yıla kadar karşılanacak, Nitelikli personel için 5 yılı geçmemek üzere, asgari ücretin aylık brüt tutarının 20 katına kadar ücret desteği verilecek, Yatırım tutarının yüzde 49'unu geçmemek üzere ve edinilen payların 10 yıl içerisinde halka arz veya yatırımcıya satış̧ şartıyla yatırıma ortak olunacak,
Türkiye Varlık Fonu yasa teklifine göre kamuya ait çeşitli fon ve gelirlerin belirli bir yüzdesi alınarak bir Varlık Fonu oluşturulacak. Böylece kamu kaynakları ile bir kamu finansman havuzu oluşturulması hedefleniyor. Varlık Fonu ile aralarında Kanal İstanbul gibi "çılgın” projelerin, Üçüncü Köprü ve Havalimanı, Nükleer Santral gibi büyük çaplı finansmana ihtiyaç duyan yatırımların desteklenmesi, çeşitli sektörlerdeki yatırımlara kaynak aktarılması hedefleniyor. Varlık Fonu yasa teklifi Anayasa'ya açıkça aykırı bir düzenlemedir.
Varlık Fonu'nun en önemli kaynağını özelleştirme gelirleri oluşturacak. Bunun anlamı özelleştirmelerin daha da hızlandırılması olacak. Torba yasa ile Türkiye tarihini en büyük özelleştirme dalgasını zemini hazırlanıyor. Aralarında TRT, TPAO, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri var. Bu çerçevede torba yasa ile Özelleştirme İdaresi, Çay Kur, Şeker Kurumu ve Türkiye Taş Kömürü Kurumu'nun da olduğu 100'den fazla kamu kurum kuruluşunun özelleştirilmesinin önü açılıyor.
Varlık Fonu ile İşsizlik Sigortası Fonu da hedefte. Varlık Fonu'nun el atacağı kaynaklardan biri de İşsizlik Sigortası Fonu birikimleri olacak. İşsizlik Fonu ödemeleri çok cimri olduğu için işsizlere fondan çok sınırlı kaynak aktarılıyor.
İşsizlik Sigortası Fonu'nun 2015 geliri 18.2 milyar lira iken, gideri 6.5 milyar lira olarak gerçekleşti. Ancak bunun sadece 2.1 milyar lirası işsizlik sigortası olarak işsizlere ödendi. İşsizlik Fonu'ndan amacı dışında işverenlere çeşitli teşvikler sağlanıyor ve ayrıca hükümet çeşitli yatırımlar için İşsizlik Fonu'na el atıyor. Haziran 2016 itibariye İşsizlik Sigortası Fonu'nda 97,5 Milyarlık bir kaynak birikmiş durumda. İşçi için harcanmayan bu kaynağa şimdi de Varlık Fonu yoluyla el konulmak isteniyor.
Devasa kamu kaynaklarına hükmedecek olan Varlık Fonu neredeyse kanunlardan ve kurallardan muaf kendi başına buyruk bir kurum olarak tasarlanıyor.
Varlık Fonu, Sayıştay denetimi dışında kalacak, kurumlar vergisinden muaf olacak ve ihale mevzuatına tabi olmayacak. Kısaca kamu kaynaklarını kullanacak olan Varlık Fonu kamusal denetimden muaf hükümetin istediği gibi at oynattığı bir sermaye fonlama mekanizmasına dönüşecek. Varlık Fonu adı altında sermayeye ve hükümetin "çılgın” projelerine ucuz finansman sağlanması ve kamu kaynaklarının peşkeş çekilmesi girişiminden vazgeçilmelidir. Sermaye sağlanan ölçüsüz ve denetimsiz yeni teşviklerden ve yeni özelleştirmelerden vazgeçilmelidir. İşsizlik Sigortası Fonu'nun Varlık Fonu adı altında yok edilmesine hayır diyoruz! İşçinin cebinden, halkın kaynaklarından elinizi çekin!